TÜBİTAK raporu tamamlandı: Tahir Elçi’nin vurulduğu sokağı gören 4’ncü kamera “mavi ekran” verdi

TÜBİTAK, eski Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nın öldürüldüğü anı görüntüleyecek açıda ve cinayeti aydınlatıcı nitelikte olan dördüncü kameraya ait herhangi bir kayıt bulamadı.

Elçi cinayeti davasına bakan Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi, cinayet mahallini gören, ancak “bozuk olduğu için kayıt yapmadığı” ileri sürülen Mardin Kebapevi isimli iş yerine ait Veraz marka kayıt cihazının incelenmesine karar vermişti. Mahkeme, kitapevine ait güvenlik kamera görüntü imajları üzerinde inceleme yapılarak, kameraların kayıt yapıp yapmadığı, sabit disk üzerinde ekleme, çıkarma, kesme, montaj veya –silme gibi bir müdahalenin bulunup bulunmadığının tespiti için 14 Temmuz 2021’de, Türkiye Bilimsel Ve Teknolojik Araştırma Kurumu Başkanlığı’na (TÜBİTAK) yazı göndermişti.

TÜBİTAK’a gönderilen hard diskler boş ve bozuk çıkmıştı

 TÜBİTAK’ın yaptığı incelemede imajı (kopyası) gönderilen hard diskin boş olduğunun ortaya çıkması üzerine mahkemenin ikinci defa gönderdiği imajlar da bu sefer bozuk çıkmıştı. Bunun üzerine görüntülerin kopyaları tekrar gönderilmişti. TÜBİTAK Bilgi İşlem Daire Başkanlığı 2 yıldan uzun süren inceleme işlemlerinin ardından, 21 Kasım 2023 tarihinde hazırladığı üç sayfalık rapor Elçi cinayeti dava dosyasına girdi.

TIKLAYIN – Tahir Elçi katledildiği yerde anıldı | Türkan Elçi: Özgür, huzurlu, kardeşçe, insan onuruna yaraşır, şiddetsiz bir dünya hayalimiz var

Cihaz’da sadece 2010 yılında görüntü kayıtları var

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’nden Deniz Tekin’in haberine göre, raporda, Mardin Kebapevi’nde bulunan Veraz marka model cihaza ait 250GB kapasiteli hard diskin kopyasındaki görüntüler ve log kayıtlarına göre, 10-25 Ağustos 2010 tarihleri arasındaki 15 günlük zaman dilimine ait toplamda 765 adet güvenlik kamera kaydına ait veriler yer aldığı belirtildi. Kayıtlara göre iş yerinde 4 farklı kamera olduğu bilgisi yer aldı. Elçi’nin hayatını kaybettiği Yenikapı Sokağı gördüğü düşünülen 4 no’lu kameraya ait 9 adet kayıt bulunduğu kaydedilen raporda, kayıtların içeriği incelendiğinde “mavi ekran” şeklinde görüntüler dışında başka bir kayıt olmadığı belirtildi.

Olay yerini gören kameranın 3 arıza kaydı tespit edildi

Raporun devamında 4 no’lu kameranın log (kayıt, kütük) kayıtları üzerinden yapılan incelemede, 2010 ve 2013 yılları arasındaki üç farklı tarihe ait, “kayıp” olarak etiketlenmiş, 3 adet arıza kaydının tespit edildiği bilgisi yer aldı. DVR kayıt cihazlarındaki görüntülerin “kayıp” olarak etiketlenmesinin, “kamera donanımı, yazılımı, güç kaynağı, internet bağlantısı veya videolara ulaşılamaması veya cihaz içerisindeki harddiskin bozulması, arızalanması gibi fiziksel nedenlerle” olabileceği savunuldu.

“Kayıt cihazındaki log kayıtlarında silme kaydına rastlanmadı”

İş yerine ait Veraz marka cihazın tüm Log kayıtları incelendiğinde toplamda 77 adet resim dosyası şeklinde log kaydının tespitinin yapıldığı belirtilen raporda, bu kayıtların 11 Şubat 2011- 20 Ocak 2013 tarihleri arasındaki döneme ait giriş-çıkış kayıtları olduğu aktarıldı. Giriş-çıkış kayıtları dışında cihazın 17 Kasım 2012 tarihli log kaydında diskin “arızalandığı”, sonrasındaysa cihazın yeniden başlatılarak çalıştırıldığı belirtildi. TÜBİTAK raporda, “Cihaz üzerinden elde edilen tüm log kayıtları incelendiğinde 1 adet ‘arıza’ kaydının LOG kayıtları içerisinde silme vb. herhangi bir kaydın olmadığı görülmüştür. Veraz marka KSS004 model cihaz üzerinden elde edilen LOG kayıtları dikkate alındığında ‘cihaz üzerinde ekleme-çıkarma-kesme-montaj-silme’ türünde bir kaydın bulunmadığı tespit edilmiştir” denildi.

Raporda polisin kayıtlara müdahalesi olmadı

Raporda polisin, Mardin Kebapevi’ne ait kayıt cihazına el koyduğu sırada cihazını kontrollü ya da kontrolsüz olarak kapatılıp kapatmadığı da değerlendirildi. DVR kayıt cihazlarının yapısı gereği cihaz üzerinde yapılan işlemlerin raporlandığı belirtilerek, Veraz marka cihaz üzerinden elde edilen LOG kayıtları dikkate alındığında, 2011/2013 yılları arasında cihazın 4 defa açılıp kapatıldığı ve bu tarihler dışında başka kaydın bulunmadığın tespit edildiği ileri sürüldü. Raporda, Elçi’nin 2015 yılında öldürüldüğü, cihazdaki görüntü kayıtların ise 10 Ağustos 2010 ile 25 Ağustos 2010 tarihleri arasındaki döneme ait olduğu tespiti yer aldı.

ATK, 4 No’lu kameranın ‘bozuk’ olduğu yönünde rapor hazırlamıştı

Öte yandan Adli Tıp Kurumu’nun (ATK), Veraz marka kayıt cihazı üzerinden yaptığı inceleme sonucunda 2017 yılında hazırladığı raporda, Merdin Kebapevi’nin içini çeken 3 kamaranın çalıştığı ve görüntü kayıtları üzerinde herhangi bir oyna yapılmadığını belirtmişti. ATK, Elçi’nin hayatını kaybettiği sokağı gören 4 no’lu kameranın ise bozuk olduğunu ve kayıt yapmadığını ileri sürerek, kamera üzerinden herhangi bir inceleme yapmamıştı.

Diyarbakır Barosu, Tahir Elçi’nin yaptığı basın açıklaması sırasında görev alan Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü Foto Film Şube Müdürlüğü’nde görevli polisin olay anında çektiği kamera görüntülerinde 12 saniyelik kayıp görüntü olduğunu belirtmişti. Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü 2021 yılında mahkemeye gönderdiği yazıda, görüntülerin çekildiği kameranın olaydan sonra formatlandığı belirtilmişti.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir